Matruşka Beyinde HAY’at !

Kalp

Eskiden özlediği, görmek ve sohbet etmek istediği soru   bombardımanına tutup kafasını şişirdiği, kalbinde SEN vardın. Bu ÖZ’ lemle kalbi o kadar yanıp tutuştu ki, bir kendisine bir de sana baktı; baktı ve bakakaldı…Ve o an kendisinin aslında sadece SEN’in bir esmanın açığa çıkışı olduğunu gördü. Bunu gördüğü AN, dönüşü sana oldu…! Ve artık var olan sadece sendin. Sen baktın, sen gördün, sen işittin, sen konuştun…Ve böylece kendini sende yok etmenin ne demek olduğunu, yaşadığı için bildi.

Ve tekrar çokluğun arasına, yani senin açığa çıkardığın sonsuz özelliklerinin arasına döndüğünde, artık duyması için kulağa, görmesi için göze, konuşması için dile ihtiyacı kalmamıştı.

Sen ortaya çıkardığın sonsuz özelliklerini BİZ’lerde seyrediyordun. Ve bizler, senin özelliklerinin suretlere bürünmüş halinden başka birşey değildik. Bu suretlere bürünmüş özelliklerini sen görüyordun, ama onlar senin farkında değillerdi. Farkında olmadıkları için de senden açığa çıkışlarını göremiyor ve dönüşleri sana olamıyordu…Sonsuz özelliklerinin hepsi TEK’ti, çünkü hepsi sendin.
Ve senden açığa çıkan, senin surete bürünmüş bu özelliğin; kendi çevresine ve dünyasına şöyle bir baktı, bu bakışla kendi noktasından projekte ettiği özelliklerini ve bunların da suretlere bürünmüş hallerini gördü. Ve böylece ona sövenlere de, sevenlere de yüzünde sevgi dolu tebessümle baktı, baktı ve bakakaldı…

Surete bürünmüş senin özelliğin, önce kendi dünyasındaki projeksiyonuna baktı ve bu şekilde kademe kadem indi…Sonra tekrar sana baktı ve kademe kademe sana ve senden de, yaratılmış en muhteşem beyne kadar geldi…
“Ve nasıl bir matruşka beyinde yaşıyoruz…?!”, diyebildi ancak.

N.Kalmuk

13.02.2015

 

 

 

Paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Yorum gönderebilmek için puzzle parçasını doğru yere kaydırmalısınız.