Bilmezmisin ki dışlayarak aşka gidemeyeceğini?
Bilgin, bilge olmayı bir türlü yaşatmadıktan sonra, dış’lama şirkinde şaşı bakıp, herkesin birbirinin sınavı olduğunu bilip, hayata geçirmedikten sonra ne yazar!
Hiç mi duymadın samimiyetsizliğin tüm kapıları kapattığını?
Ya da duydun da, bozuk plak gibi bilginin ukalalığında mı takılı kaldın?!
Dışarıda tuttuklarınla dışlanacak, gönlüne aldıklarınla sınanacak, yargıladıklarınla yargılanacağını bildiğin halde, hala mı içini ve dışını bir’leştirmenin vakti gelmedi?
Herşeyi kulaksız duyanın, dilsiz konuşanın kafandan geçenleri mi duymadığını sanırsın! Yoksa isim ve resimle sınırlanmış idrakından dolayı mı bilgiç tepkiler beklersin! Kendinden uzak tuttuklarınla, duygu ve düsüncelerini örtüp, gözlerini kapadığın ölçüde, bilginin ezik ukalalığından, bilgeliğin bir’leştirici mütevaziliğine geçemeyeceğini hala mı görmezsin?!
Bilginin zeka ve aklından, bilgeliğin yüksek şuur haline;
Bilginin egosundan, bilgeliğin haşyetine;
Işığı yansıtan ay misali bilgiden, ışığın kaynağı güneş misali bilgeliğe;
Bilgi lakırdılarından, bilgeliğin hal yaşantısına geçmek dileğiyle!
Nükhet Kalmuk
